Schultz, dünyanın en büyük kahve dükkanı zincirlerinden biri olanStarbucks Coffee Company’nin başkanı ve eski CEO’su. Ondan bahsederken “Amerikan rüyasının” gerçek olduğunu söylemek mümkün! Schultz, sadece bir servet kazanmakla kalmadı, aynı zamanda kahve severlerden oluşan tüm bir neslin kalplerine ulaştı. Yoksul bir ailede büyüdü, yaşadığı koşulların başarılı olmasını çok zorlaştırdığını biliyordu ama başarma arzusundan hiç vazgeçmedi. Üniversiteden mezun olduktan sonra satış asistanı olarak Xerox’ta çalıştı. Daha sonra kahve öğütücüleri satan Hamamaplast’ta çalışmaya başladı ve o dönemde küçük bir kahve dükkanı olan Starbucks ile tanışması bu dönemde oldu. Starbucks, kahve tutkunu 3 arkadaş tarafından Seattle’da kurulmuştu. Schultz, Starbucks’ın kurucuları ile tanışmaya karar verip Seattle’a gitti. Starbucks kahvesini tadar tatmaz aşıkoldu, daha önce tattığı her şeyden çok daha iyiydi. Schultz o an, ‘Aman tanrım, ne kadar güzel bir iş, ne kadar güzel bir şehir! Bunun bir parçası olmak istiyorum!’ dediğini söylüyor. Kuruculara, işlerini geliştirmek ve birçok yeni dükkan açmak için tekliflerde bulunuyor ama reddediliyor. Yine de pes etmiyor ve mevcut işinden çok daha düşük bir ücretle Starbucks’ta çalışmaya başlıyor. Bir sonraki yıl Milano’ya gidip ‘latte’ ve ‘Cappucino’ tarifleri ile dönüyor ve Starbucks’ın satışları bir sonraki yıl 3’e katlanıyor. Schultz’un Starbucks’ı geliştirme isteğine karşın, kurucular daha geleneksel bir yaklaşım güdüyor ve ‘ruhunu – özgünlüğünü kaybedeceği’ gerekçesi ile Starbucks’ı büyütmeyi reddediyor. Howard, işinden ayrılıp kendi kahve dükkanını açsa da bundan bir yıl sonra Starbucks’ın 4 milyon $’a satılık olduğunu öğreniyor. Bill Gates gibi yatırımcılar da Starbucks ile ilgilense de Schultz, Starbucks’ın sahibi oluyor.
Sonraki yıl tekrar İtalya’ya gidiyor ve lokal kahve dükkanlarından çok etkileniyor. Böylece starbucks’lardada bir tezgah, siparişleri alan ve taze çekilmiş çekirdeklerden lezzetli kahveler yapan bir barista oluyor. Barista müşterilere ilk isimleri ile hitap ediyor ve tercihlerini hatırlıyor.
1996’da Amerika dışındaki ilk dükkan Japonya’da açılıyor ve daha sonra Kore, Tayvan, Singapur’a doğru yayılıyor. 2017’de CEO’luk görevinden istifa etti ve yerini Kevin Johnson’a bıraktı.
“Birçokgirişimci aynı hatayı yapıyor. Görevlendirmekten yorulduklarında, kendilerini sadık asistanlarla kuşatıyorlar. Liderlik pozisyonlarına gerçekten zeki, başarılı insanları koymaktan korkuyorlar.”
Görüş Bırak